Hak, hukuk ve adaletin ruhunu taşıyan bu projeyi sizlerle paylaşmak büyük bir mutluluk. Ama ironik şekilde, yayına verdikten hemen sonra hastaneye kaldırıldım. Psişik bir saldırı ihtimali aklımdan geçmiyor değil. Yine de buradayım, üretmeye devam. 🎵 youtube.com/watch?v=SfwkNk…

"Özgürlük" sadece bir kelime değil, bir haykırış… youtube.com/watch?v=SfwkNk…

Zombi Kıyameti dediğimiz şey aslında modern çağın en büyük paradoksudur. Fiziken nefes alıp veren ama ruhen derin bir uykuda olanların çağı...

Enflasyon, devlet eliyle yapılan yasal gaspın ta kendisidir! Paranızı habersizce eriten, alım gücünüzü talan eden bir sistemli soygun! Buna ses çıkarmayan halk, ölüm uykusundaki bir zombi sürüsüdür! Köleliğe rıza gösteren, boynuna takılan zinciri güvenlik kemeri sanan gafiller!

Gökyüzündeki İzler - Bir distopyanın resmi müziği... youtube.com/watch?v=ntkVUp…

Deli diye yaftalanan her vizyoner, aslında zamanının önünde koşan bir habercidir. Tüm devrimler, önce deli denen adamın yalnız yürüyüşüyle başlar...

Sosyal medya, modern insanın Mağara Alegorisi. Perdedeki gölgeleri gerçek sanıp, özgür irademizi devrediyoruz. Trolleri özgürlük savaşçısı, yalanları alternatif haber diye yutturan dev bir tiyatro...

Yıllarca öğrendiklerinizin yanlış olabileceği ihtimali, varoluşsal bir tehdit gibi algılanır. Sistem, insanlara doğruları öğrettiğini iddia ederken, aslında sorgulamayan, itaatkar ve statükoyu koruyan bireyler yetiştirir. Sistem tarafından şekillendirilmiş zihinler, resmi

Ruhun frekansı yükseldikçe eski dünya sana dar gelir. Eskinin titreşimi artık içini sızlatır. Bu yüreğin'in seni yeni bir hakikate çağırışıdır. Yalnızlık isteği, ilahi dönüşümün kutsal molasıdır...

Hiçbir sistem, hiçbir dogma özgür ruhları asla istemedi. Çünkü uyanmış bir kalp, tüm illüzyonları yakar ve Hakikat'in ateşiyle yanar. Güçlü bir ruh, zincirleri değil; sadece ilahi olanı arar...

İnsanlığın en büyük tuzağı, rahatsız edici gerçekleri komplo diyerek reddetme kolaycılığı. Oysa uyanış tam da bu reddedişin ardında saklı. Gerçek özgürlük, algılarımızın zincirlerini kırmakla başlar...

Kendini eğitmiş ve yetiştirmiş insanlar, devlet propagandasıyla kandırılamaz...

Medyanın elektronik tütsüleriyle sarhoş olmuş bir zamanda yaşiyoruz. Kitleler bu dijital ayinde kendinden geçerken, hakikatin sesini duyanlar yeni dünyanın dervişleri olacak. Kitle psikozu, ruhlarımızın dijital çağdaki sınavıdır...

Pandemi'nin bize öğrettiği tek hakikat: Kalabalık dediğimiz kitlenin %85'i, derin bir kış uykusunda. Geriye kalan %15'imizse müstesna uyanık yürekler...

İnsanlık, büyük bir bilinç sıçramasının eşiğinde. Bilim, felsefe ve kadim öğretiler aynı hakikate işaret ediyor: Yeni bir farkındalık çağı doğuyor. Bireysel uyanışlarımız, kolektif dönüşümün anahtarı olacak...

Bizleri korkutmak ve köleleştirmek için Karbon Salınımını azaltacağı iddiası ile İklim Yasası adı altında kişisel özgürlükleri tamamen ortadan kaldıracak otokratik kısıtlamalar getirecek olan Roma artıkları aynı anda Maden Yasası ile zeytin ağaçlarını kesip altındaki topraktan

İktidarını sürdürmek için ülkenin kolektif bilincini zehirlemeye çalışıyorlar. Medyanın çürümüş kalemleri hakikatin sesini boğan bir sis perdesine dönüştü. Ülkemizin üzerine çöken bu karanlık ruhumuza da bir zincir vurmak istiyor. Ancak uyanmış bir bilinç asla yenilmez...

Bir milletin en derin sınavı, görünmeyen ihanetle yüzleşmektir. Dış düşmanın kılıcı bellidir ama içerideki zehir, hakikati gölgelerle örtüyor. Medyanın büyüsüyle uyutulanlar, karanlığı gerçek zannediyor! Oysa ruhun pusulası hep doğruyu gösterir...

Her yaz ciğerlerimiz dağlanıyor, nefesimiz kesiliyor. Gökyüzüne bakıyoruz, yangın uçakları arıyoruz... Ama yok! Düşman bile bu kadar acımasız olamazdı. Ormanlarımız cayır cayır yanarken, yolsuzluğun sadece %1'iyle alınabilecek uçak filoları için bütçe bulunamıyor. Bu yangınlar

İklim kanunu toprağa atılan tohum değil, ruhumuza çakılan bir kazıktır. Sermaye tanrıları, doğanın son nefesini bile paraya çevirmek istiyor. İklim krizine değil, sermayenin krizine çare üreten bir teklif Meclis’ten geçti. Susmayacağız. Unutmayacağız. Affetmeyeceğiz...