Burası Ankara. Cumhuriyetin başkenti. Ne barikat var önlerinde ne de “attığınız slogan kanunsuz” diyen. Bu ülkenin meydanlarında olması gerekenler; emeğiyle yaşayanlar, eşitliği savunanlar, özgürlüğü talep edenlerdir. Onlarsa her adımda suçlu ilan ediliyor, her sözü bastırılıyor.

Berkin Elvan çocuk sayılmadı

Adalet; görevi yüzünden birini cezalandırmak değil, yaşam hakkını korumaktır. Kanser atlatmış bir başkanı cezaevine göndermek ne hukukla ne vicdanla açıklanabilir. Bu sadece Mehmet Murat Çalık’a değil halkın iradesine ve adalete kast etmektir. #MehmetMuratÇalıkSerbestBırakılsın

Geçmiş olsun Balıkesir ve depremi hisseden tüm şehirler… Her sarsıntıda bir kez daha hatırlıyoruz: deprem değil ihmal öldürür ama biz hala sağlam binalar değil ‘Kanal İstanbul’ gibi beton projeler konuşuyoruz. Bu topraklar rantla değil akılla ayakta kalır, öncelik yaşam olmalı.

Tacizciyi koruyanla, diplomaları gasp eden ve çalan aynı çürümüş düzen. Görev, güçlünün kalkanı olmak değil; haksızlığın karşısına dikilmek ama bu ülkede bedeli hep biz ödüyoruz. Güvenliği değil güvensizliği besleyen bu düzeni değiştirecek olan da yine biziz.

Barınma hakkı suç değildir! Gölet Yurtları’ndan hukuksuzca çıkarılan arkadaşlarımızın hakkını savunduğumuz için bazı arkadaşlarımıza soruşturma açıldı. Barınma hakkını savunmak suç değildir! Bu haksız soruşturmalar derhal geri çekilsin! SORUŞTURMA DEĞİL BARINMAK İSTİYORUZ!

Depremi atlattı, yangını atlattı, sermayenin saldırısını da atlatacak! Haydarpaşa Garı 4439 gündür kapalı, 709 haftadır her pazar buluşuluyor. Kentliyi sermayeye, kent hafızasını ranta değişenlere karşı direniyoruz! 17 Ağustos Pazar günü, 13.00'te Kadıköyde buluşalım.

Hacettepe Beytepe’de 7/24 açık tek yer Yurdum Kafe’nin kapatılmasına karşı çıkan öğrenciler yurttan atıldı. Üniversitelerin açılmasına haftalar kala alınan bu karar, öğrencilerin temel hakkı olan barınma hakkını gasp etmektir #hacettepelibarınamıyor #hacettepeyiyurttanatamazsınız

İstanbul Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi, 19 Mart sürecinde birlikte faaliyet yürüttüğümüz, Öğrenci Meclisinden Azerbaycanlı sıra arkadaşımız Xaanım dün akşam saatlerinde polis tarafından iş yerinden gözaltına alındı. Dosyasında İÜ yemekhane eylemlerine katılması sebep

Barajlarımız kururken, kuraklık kapıdayken İstanbul’un içme suyu havzası rant uğruna yok ediliyor. Sazlıbosna dev şantiyeye dönüştü. Bu felakete “hayır” diyenler hapse atılıyor. Kanal İstanbul proje değil; suyumuzu, yaşamımızı, özgürlüğümüzü gasp etmektir. YA KANAL YA İSTANBUL

Kanal İstanbul’un gölgesinde Sazlıdere havzası gözlerimizin önünde yok ediliyor. Birkaç ayda ormanlar, tarlalar beton bloklara kurban edildi. İstanbul’un suyu, toprağı, geleceği yağmalanıyor. Bu talana karşı çıkanlar özgürlüklerinden ediliyor. Talan İstanbul’a izin vermeyeceğiz!

Bir ülkede avukatlık yapmak suç haline geldiyse orada hukuk da adalet de çökmüş demektir. Ne avukatlık ne şehir plancılığı ne gazetecilik… Hiçbir meslek yargı sopasıyla susturulamaz! Bu ülkede suç olan şey işini iyi yapmak değil, iyi yapanı cezalandırmak olmalı!

Katillerin kampüslerimize girmesine göz yuman bu düzene karşı ses çıkarıyoruz! 31 Ağustos Pazar günü saat 20.00'de Güney Kampüs'te buluşuyoruz.