Haccın bulunduğu ay=Zilhicce Yüce Mevlâ’nın üzerine yemin ettiği ilk on gün içindeyiz. Resulullah sas zikri, tesbihi ve tehlili artırmamızı tavsiye ediyor. Mevlâ idrakimizi artırsın

Arefe gününe girdik. Sabah namazından itibaren her farz namazın peşinden tekbir getireceğiz. Sevincimizi Allah Teâlâ’nın büyüklüğünün farkında olarak dile getireceğiz: Allah Tek büyüktür Allah Tek büyüktür Allah’tan başka ilah yoktur…

Metin Şensoy ağabeye Mevlâ rahmet eylesin. Fakülte yıllarından itibaren tanıdığım, Allah yolunda nice hayırlı işlere muvaffak edildiğine şahitlik ettiğim, yüce gönüllü dost insan Metin ağabeyi Rabbimiz mağfiret buyursun ve cennetinde ağırlasın. Âmîn

Fitne yağmurlarının sağanağa dönüştüğü şu ahir zamanda bir sığınağa girmek en emniyetli yoldur. Allah zikriyle kalbi diriltmek, sünnete ittiba ile organları işletmek, bir de hayır söyleyip sükut etmek en büyük tedbirdir. Yanımızda bulunmayan kimse hakkında konuşmamak ne güzeldir.

Ölünceye kadar şeytan boş durmayacak; şeytanlaştırdığı insanları da çalıştıracak. En kötü hilesi, dinden delil getirerek yanlışı doğru diye yaptırmasıdır. Her daim yaratıcımızın tasarrufu altında olduğumuzu fark etmeye gayret ederken, zikir ve insaf ehliyle istişare şarttır.

Haktan yana olmak ne güzel! Hakka imanını ortaya koyan sporcusundan işçisine, memurundan amirine tüm mümin kardeşlerime dünya-ahiret selâmeti diliyorum…

Söz, gönül verene söylenir. Gönül vermeyene söz söylemek ziyandır. Rabbimiz bizi gönül ehli eyle…

15 Temmuz 2016 gecesi hanımın memleketi Edremit’te idim. Şehrin meydanında sabaha kadar imanlı kardeşlerimizle bekledik. Asıl kökü dışarıda vatan-din-bayrak-ezan düşmanlarının her türlü hileye başvurabileceklerini artık daha iyi anlıyoruz. Mevlâ birliğinde, birliğimizi korusun.

Müslümanın kıymetini, renk-ırk-meşrep-mezhep-memleket ile gölgeleyen; kâfirin zilletini ise mal-makam-moda-şirin gözükme-karşı mahalleden itibar devşirme ezikliği ile yücelten bizim mahallenin sonradan görme soytarılarının dine-değerlerimize verdiği zarar, kafirin zararını aştı.

Ey koltuğuyla, fani gücüyle şımarmış nefis, Koltuk gider, güç biter; bu gün yüzüne gülenler yarın sırtını döner. Gel sen, baki olan Allah’a dayan, O’na kul olmaya bak… Allah’a kulluk, gerçek özgürlüktür.

Dünya nasıl bir yer? Mal da yalan, mülk de yalan; Gel biraz da sen oyalan. Fayda vermez servet ve han, Gözlerin kapandığı ân.

Adam diye dolaşan, sözünde durmayan, müslüman kimliğini de hoyratça kullanan o kadar türedi var ki ahir zamanda olduğumuzun açık delillerindendir. Böyle olmaktan koru bizi Rabbim!

Her insan kendini haklı görür. Adamlık Hakk Teâlâ’nın nazarında haklı olup olmadığını aramaktır.

Cenazenize bile katılmayacak insanlarla dostluk kurmayınız. Öyle dostlarınız olsun ki iyiliğinizde-acizliğinizde, cenazenizde, hatta mahşer gününde bile yanınızda olsun. Geçici güce göre yön değiştiren omurgasızları, en güçlünün adaletine havale ediyoruz.

Şayet inkârcılara, “Gökleri ve yeri yaratan, güneşe ve aya irade ettiği gibi hizmet ettiren kimdir?” diye soracak olsan, hiç tereddütsüz “Allah’tır” derler. O halde haktan nasıl yüz çevirirler? Ankebut 61 İnsanoğlunun ilâcı, nefesinin bile Allah’a ait olduğunu içselleştirmesidir.

Dinini, haklı-haksız gözetmeksizin gücün yanında olmaya odaklayan sözüm ona dini kullanan zamane din simsarlarından daha büyük münafık olamaz. Gerçek imanlı insan ise gücün yanında değil her şartta her durumda hakkın ve haklının yanında durandır. Hak geldi, batıl zail oldu…