Sen bir gülümse, devamı gelir. Hem unutma, hayat sana kalanlardır. Günaydın.

Dost tavsiyesi: Edebiyatta bu üç S’ye yakın durunuz. Safiye Erol, Suat Derviş ve Sevgi Soysal okuyunuz. Kendi hayatınıza güzel dokunun. ‘Kadın’ın da muhteşem bir yerinin olduğunu unutmayın. İyi okumalar.

Hepimizin bir hikâyesi var, evet. Ama hikâyeyi başkası yaşarmış gibi yaşayanlarımız o kadar çok ki! Çünkü hikâyenin geçmişiyle uğraşmaktan ya da sonunu anlamaya çalışmaktan vazgeçip,o ân'ını okuyan o kadar az kişi var ki aramızda! Şimdiki zamanı okuyun.Hikâyenizin kahramanı olun.

Gün gelir birisinden kolayca vazgeçerseniz, bu sadece onun hatası değildir; ama her şeye rağmen vazgeçemezseniz bu sadece sizin hatanızdır. Günaydın.

Hiçbir şeyin kesin olmadığı bu dünyada artık kesin karar bildiren cümlelere ihtiyaç var. "Ben boşluğu tercih ediyorum" gibi. Öyle anlar olur ki insan hayatında, boşluk en tercih edilen konum haline gelebilir.

İyi olalım, iyi bir yıl olsun.

Geçtiğiniz yolları incitmeyin, dokunduğunuz ağacı,özleyeceğiniz insanı,içinizdeki sevme ihtimalini ve sonunda kendinizi,kalbinizi,içinizdeki eski sizleri,çocukluğunuzu incitmeyin. Belki bu,buradaki cennet için en doğru yoldur.Ötesi yeni zamanlar ve insanlar.Yollarınız açık olsun.

Gerçekten kıymetini bileceğimiz yeni bir ‘ilk gün’ olsun. Kalbimiz ferah, sevdiklerimiz aklımızda, günümüz ve etrafımız aydın olsun. Hiçbir şeye başlamak için geç değil. Bitişlerden ve başlangıçlardan korkmayalım. Günaydın.

Türkiye büyük bir hanımefendisini kaybetti. Gülriz Sururi hakiki bir yıldız olarak göğümüzde parlayacak artık. Saygıyla, özlemle... Hep.

En büyük ve en ketum yazar dahi, kahramanını anlatırken satır aralarında kendini de gözler önüne serer. İstemese de. Aksi mi, nobran mı, nadan mı, beş para etmez mi, megaloman mı, esnaflık mı yapıyor, samimi mi oradan anlarsınız. Okuyun hepsini, anlarsınız.

Sevdiğiniz ve nefret ettiğiniz yazarları bu gözle bir daha okuyun. Görüşleriniz farklılaşabilir. Sonra da kendinize dair düşünürseniz nefis olur. Çünkü görülmediğini sandığınız ya da farkında olmadığınız özellikleriniz belki fazlasıyla su yüzündedir, özellikle buradaki yazılarda.

Bazen sabah karanlıkta başlar. Herkes kalbi kadar güzel bir gün yaşasın. Serin, derin, ferah, kalbî ve sade bir gün olsun. Hayatı sevdiren bir gün. Günaydın.

Bütün o hiç umursamadığımız "an"ların toplamı hayat. O ân'ı heba etme, derin bir nefes al, göğe-bahçeye-denize bak. Bir şarkı mırıldan,kitaba göz gezdir, başka hayatlar tanı, birini sev. Sokaklarda salın, çay iç, öp, şefkatli yaşa, sevdiğini gör. Hayat iyi gelir insana. Günaydın.

Akıllı-uslu, kalpte yaramaz ve neşeli bir gün olsun hepimize. Günaydın.

Hep yanlış kişiyi sevmek diye bir şey de var tabii! Amaaan yanlış olsun, hatalı olsun; yeter ki sizdeki sevgi kendinize iyi gelsin. Tadını çıkarın.

Neler oluyorsa televizyon kanallarındaki filmlerde nerdeyse konuşmaların 1/3’i bipleniyor. Bu kadar korkulmasının sebebi ağır para ya da kapatma cezaları mı acaba? Aksi takdirde çok dangalakça. İçkinin adı içkidir, namussuzun adı namussuz!

Ne yanlış aşkları ne güzel yaşadık. Helali hoş olsun hepimize. Yoksa bugünkü biz olmazdık!

Anadolu deyimleri 1: Fuzuli ve çok konuşana, durmadan insanları birbirine çekiştirene Anadolu’da “Çenesi çekilesice!” derler.

Kızıp öfkelendiğinde unutma ne olur! İnsan, insanın gönül borcudur.

Dost tavsiyesi: Bazı kalplere ne söyleseniz bir eksik kalır. Çabalamayın... Bırakın, zaman anlatsın onlara.