Dünyada birçok şirket haftada 4 gün çalışma düzenini deniyor. Yine birçok sektörde hibrit çalışma modeline geçildi. Kapitalist sistem çalışana acıdığı için değil, verimliliğin arttığını keşfettikleri için. Bizim eski kafalı patronlarımız ise emeği değil zamanı satın alıyor hâlâ.

Ölçü ne kadar önemli. Dobralığın ölçüsü kaçarsa kabalık. Özgüvenin ölçüsü kaçarsa kibir. İyiniyetin ölçüsü kaçarsa budalalık. Mütevazılığın ölçüsü kaçarsa eziklik.

Amerikan polisi Amerikan halkını Amerikan ilkelerinin en çok reklam edilenlerinden ifade özgürlüğünü kullandığı için copluyor. Tarih, beklemesini bilenden şakacılığını esirgemiyor gerçekten.

Incredible video from Harvard for Palestine

Just yesterday, Harvard University placed the Harvard Palestine Solidarity Committee (PSC) under suspension. Less than 24 hours later, students launched a Gaza solidarity encampment.

THE MORE THEY TRY TO SILENCE US THE LOUDER WE WILL BE

Hoşgeldin madeni 5₺ bebek. 2023 doğumlu olup da bunca zaman gizlenmene gerek yoktu inan, zaten bekliyorduk seni.

Dünyayı mahvedenlerin en büyük sihri, dünyanın mahvoluşunun suçunu sıradan insanlara yüklemek oldu. Plastik bardaktan iki çay içtik diye tepemize yığdıkları eriyen buzullar belgeselleri yetmedi, pet şişeden pantolon giydiriyorlar şimdi. Tezgâhlarının pisliğini bize yediriyorlar.

Bir rüya için bile fazla fantastik rüyalar görüyor, onları anlatmak istiyor, sonra da insanların en çok sıkıldığı şeylerden birinin başkasının rüyalarını dinlemek olduğunu hatırlayıp susuyorum her defasında.

“İyi kitap nedir” sorusunun cevabını bulmak zor değil. Bunu bizzat kitap söyler. Fakat iyi kitaba ulaşmak zahmetlidir. Çünkü “iyi okur” yıllara yayılan bir süreçten; sabırdan, meraktan, tutkudan oluşur. Bazen şans eseri de iyi kitaplarla yollar kesişebilir fakat şans bile iyi…

Bir evdeki yalnızlığı mutfak masasından, saksılardan, çalışmayan lambalardan, çöp kutusundan, yamulmuş tablolardan anlarsınız. Eşyanın kıymeti yoktur çünkü, ona sizden başka bakan gözler olmadıkça.

Sevdiğim bir konuyu sevdiğim bir yere yazdım. Çiçekleri modası olur mu demeyin, her yerde karşımıza çıkan deve tabanlarının bir nedeni olmalı...

Şahsi tecrübelerime ve otel çalışanlarıyla sohbetlerime dayanarak söylüyorum: O uyarıyı yapan kişinin elini öpmek daha doğru olurdu.

İlacım polisiyeymiş, ne mutlu. Biliyor, okunacak kitapları stokluyor ama erteliyordum. Raymond Chandler yakamdan tuttuğu gibi çekip çıkardı beni içinde debelendiğim bezginlikten. İzbe barlarda ipucu kovalıyor, sessiz ofislerde ceset inceliyorum bir süredir. Mis gibi.

Devleti ilahileştiren bir halk olarak onun defolarına isyan etmeyi bilmediğimiz için, bize reva görülen derin yoksulluğu övecek, dünyanın en sıradan hamur işlerinden, en düz peynirlerinden nostalji ve romantizm devşirecek kadar kandırdık kendimizi on yıllarca.

İslam’ın Krizi kitabını çevirirken Salman Rushdie’nin Şeytan Ayetleri kitabından bahisle Humeyni’nin fetvasından bahsediyordu Bernard Lewis. Ne var bu kitapta diye meraklanmıştım.
Biraz da size bahsedeyim