Örtük narsist iltifat, tebrik ve teşekkürlerini sunar: "Tabii, bu güzel kıyafetler kim bilir neden giyildi? Hiç gelmiyoruz böyle güzel yerlere. Eh anneler gününü hatırladın, sıranı savdın, doğum günümü unutursun artık. Kayınvalidene ne aldın? Hacer hanımın oğlu da siyo olmuş,

Sezginle verdiğin kararı aklına yatırana kadar karar vermedim sanırsın. Sanki bir “karar verme hücresi” vardır ve sen “en doğru” kararı verene kadar orada kalmaya mahkûm olmuşsundur. Karar verme telaşıyla duygularını dondurur, algılarını kısar, kavrayışını askıya alırsın. Kararı

Sonunda beklenen tatile vardın. Suya kavuşan carettalar gibi. Peki neden bu huzursuzluk, tahammülsüzlük, tetikte olma hali? Gezmeyi, eğlenmeyi, sosyalleşmeyi, davetlere icabet etmeyi maksimize etmeye çalıştığın için olmasın? Bir mücadeleden çıkıp başka bir mücadeleye giriştin

Hep söylenir ya; “Çocuk yapmadan önce ebeveyn ehliyeti verilmeli insanlara”. İyi de neye göre, kime göre? Amaç iyi de olsa, üremenin doğasına ruhsat dayatmak doğru mudur? Uygulanabilir midir? Bu soruları sorduran ilginç bir yapım. Bir düşünme egzersizi olarak izlenebilir.

“Duy beni, sev beni, say beni” kavgaları: Çiftlerin kavga sebebi olan üç ana hattı şöyle vurguluyor Esther Perel: Çiftler; güç-kontrol, ilgi-yakınlık, saygı-takdir hatlarında çatışırlar, diyor. Çok haklı. Ve eklemek gerek: Bu ana hatlar köken aile ile yaşanan çatışmalar için de

Sorunlu köken aileyi ziyarette sorunsuz geçen maksimum süre genellikle 72 saattir. Kendi yaşamını kurmuş birinin disfonksiyonel ailesini ziyareti (veya ağırlaması) 72 saati aştığında deneyim zorlaşır. Çatışmalar ya da kopukluk, kırgınlık, küslükler yaşanır. Öfke, hayal kırıklığı,

İsyanı olmayanın vicdanı da gelişmiyor çoğu zaman. Çocuklukta fazla bastırıldıysan ve durumu sorgulamadıysan, yetişkinlikte sağduyulu davranmakta güçlük çekiyorsun. Çünkü sağduyu; doğru ile yanlışı birbirinden ayırma ve doğru yargılama gücüdür. Ve insanın sağduyulu

“Kendimi sevemedim, falanca beni sevmedi, ben az sevildim falanca daha çok sevildi…” Bütün bu sevgi açlığı ve kafa karışıklığı nasıl aşılır? Güçlü ve gerçekçi benlik değeri ve saygısıyla. Benlik değerini ve benlik saygısını güçlendiren en önemli iki unsuru şöyle

İçten bir teşekküre verilen tepki, kişilik yapısına dair bir gösterge: Birey teşekkürü kibir ya da sahte tevazu ile karşılıyorsa büyüklenmeci narsisistik; utanç ya da şaşkınlıkla karşılıyorsa çekingen, bağımlı; tiksinti ile karşılıyorsa antisosyal; şüpheyle karşılıyorsa paranoid;

Eşini, dostunu, yakınlarını eski ezberinden okursan; onlara değişme ve gelişme şansı tanımamış olursun. Tabii kendine ve ilişkiye de. Başkalarına şimdi ve burada, yeni gözlerle bakmak, o ilişki içinde kendine de yeniden bakmanı, tanımanı, bütün sistemin hayrına olabilecek yeni

Arkadaşlar, bütün psikolojik terimleri hastalık ya da bozukluk adı zanneden arkadaşlar, size sesleniyorum: Psikoloji, patoloji demek değildir. Psikoloji, karmaşık insan ruhsallığını anlaşılır kılmak için taksonomi yapar. Yani bazı duygu, tutum ve davranışları kavramsallaştırır,

İnsanlardan uzak duranların hepsi soğuk ve kayıtsız değildir. Bazıları sevmenin en acı verici eylem olabileceğini öğrendiği için uzak dururlar. Çünkü insanların sert, kalın, pürüzlü kabukları ve duyarsızlıkları, onlara yakın olduğun ölçüde acıtır.

Bu yazı dizisinin devamına ancak sıra geldi: Ne kadar çok saldırı ve savunma gelmiş yine. Bana çok sık şu kalıpla soruluyor “Neden doğru düzgün erkek/kadın bulamıyoruz?” Bu yüzden bu dizide öncelikle “Doğru düzgün olmayan” erkekleri ve kadınları anlaşılır kılmaya soyundum. Yani

Etkileşimlerde ek kategori olarak öne sürülmüş bazı erkekler var ki, onlar ilişki kurabilir ve sürdürebilir kondisyonda oldukları halde (“doğru düzgün” oldukları halde) ilişkiden geri duruyorlar. Dolayısıyla onlar da "bulunamıyor". Bilinçli Kaçınganlar Kendisinin ya da

“Neden doğru düzgün kadın bulamıyoruz?” sorusuna yanıtlar: 1- Narsisistik Hipergamikler Çok yüksek maddi beklentili; her şeyin en iyisine, en çoğuna, en lüks ve en kolayına layık olduğuna inanan, beklentilerini edinilmiş hak sayarak partnerine dayatanlar. Hipergami (yüksek

“Neden doğru düzgün kadın / erkek bulamıyoruz?” Ebeveyn arayanlar: Büyümeye, yetişkin olmaya direnen bir grup kadın var ki ilişkiyi hayata sil baştan başlamak için bir milat sayıyor, partner değil “mükemmel ebeveyn” arıyorlar. Yaşam sorumluluklarını devredebileceği, yolundan

“Erkek dadılığı” (mankeeping) yeni bir olgu gibi servis ediliyor ama değil. Bazı kadınlar ilişkide erkeklerin duygusal eğitimlerini ve bilinçdışı yüklerini üstlendiklerini anlayınca adı konuldu. Amerikalı araştırmacılar olguyu son yıllarda erkeklerin yakın arkadaşlarının

Psikoloji başarısız değil arkadaşlar. Psikoloji yetersiz. Psikoterapist olmak için yetersiz. Psikolojiyle psikoterapiyi birbirine karıştırıyor insanlar, bu ikisinin ayrımını çok net yapmak lazım: Psikoloji bir bilgiler bütünü; psikoterapi ise uygulamalar bütünüdür. Bir pratiktir;

On yıldan fazladır "yaz gelsin" demiyorum. En korktuğum aylar temmuz ağustos. Her yıl daha kötü geçiyor. Keşke bir pazarlık şansımız olsa da ömürlerimizden her yıl o iki ayı verip ormanları geri alabilsek.

İlişkide “erkek dadılığı” (mankeeping) ya da “kadın dadılığı” yapılmalı mı? Taraflardan biri diğerine göre daha immatür (çocuksu/olgunlaşmamış) ise, olgun taraf diğerine duygusal eğitim ve destek (bakım değil, destek) verebilir. Çünkü ilişki, hayat bilgisini birbirimizden