Artık her gece, “yarın ülkem için normal bir gün olsun” diye dua ediyorum. Mutlu, coşkulu günler de değil, en azından normal. Yalansız, felaketsiz, rövanşsız, acısız. Öyle aylar, yıllar sonrası da değil, baya bir gün sonrası için endişeleniyorum. Elimde değil. Yine kabus gibi
Yaşıyorum bu hayatı diyebilmek için
gerekli şeyler. Stresi düşük bi iş,
ortalalamanın üzerinde bir maaş, kafa
dengi bir eş ve aydın insanların
yaşadığı bir konum. Denizi de varsa,
güzel olur
Kürt zaten benim komşumdu, akrabamdı, iş arkadaşımdı. Ocakta da, camide de Kürtlerle beraberdim. Sanki yıllardır Kürtle savaşmışız da bugün barış imzalamışız gibi niye nutuklar atıyorsunuz? 78’den beri Pkk teröründen sebep kimse çıkıp Kürt komşusunun camına taş bile atmadı.
Umursamazlık çok büyük bir güç. Biri size saygısızlık mı yaptı, bu onun kişilik problemi. Biri sizi yok mu saydı, bu onun açıkça yüzleşememe problemi. Biri sizi dışlamaya mı çalıştı, gelecekte merkeze geçtiğiniz günleri de görür. Bu kadar. Drama yok, özdeğer ve eylem var.