Orman yakanlar ömürleri boyunca birkaç şiir okumuş olsalardı, Yaşar Kemal’in bir kaç cümlesini okumuş olsalardı, içlerinden gelen güzel bir şeyleri birkaç cümle ile bir yerlere yazmış olsalardı ya da söylemiş olsalardı yine de bu hainliği yaparlar mıydı acaba?
Her şeyden haberdar olmaya, her konuda fikir sahibi olmaya ve hep haklı olmaya hiç gerek yok. Zaman bunları yapmaya çalışmanı hiç önemsemiyor ve akmaya devam ediyor çünkü.
Öyle yazarlar, öyle şairler var ki yazdığını okuduğunuzda "abi ne insalar var ya!!!" diyorsunuz refleks olarak. Yazan kuvvetli olunca okuyan da kuvvetleniyor galiba.
Sokak Bilgeliği diye bir şey var. Çocukken sokak kültürünü tatmış, mahalledeyim demenin ne olduğunu bilen, argo ve küfür bilen ama kullanmayı tercih etmeyen, Eyvallah'ı noktalama işareti gibi kullanabilen, fikri olan ve konuşulacak yeri bilenler için kullanabilir bir mevzu.
YKS bir kişisel gelişim sınavı değil. İstediği puanı alamayan öğrencilere; sorun etmeyin, başka şanslar da var, üniversite her şey değil, şöyle yapın, böyle yapın gibi bir sürü öneri verenlerin çoğunun kendi çocuklarına benzer önerileri veremeyeceklerini düşünüyorum.
Bir öğretmenin en önemli kariyer hedeflerinden biri adil ve dürüst olmak olmalı. Adının önüne gelen diğer unvanlar fiyakalı yaftalardan başka birşey değil.
Bir bebeğin açlıktan hayatını kaybettiği bir gezegende bu konuyu siyasete bağlayan herkes, bu konuda siyaset konuşup vicdanı sızlamayan herkes o bebeğin vebalini taşır, taşısın, taşımalı…
#gazze #GazzeAçlıktanÖlüyor
Tercih danışmanları mevzuyu kendileri için bir skor olarak görürken gençler ve aileler gelecek planı olarak görüyor. Bu tezat vicdani olarak çok rahatsız edici. Öğrenci puanı ve kriterlerini bir AI uygulamasına tanıtıp objektif bir tercih listesi çıkarmak daha mı iyi acaba!
#yks
YKS’de derece yapan genç arkadaşları desteklemek için bir mekanizma olmalı. Sadece burs vb. gibi maddi ölçekli mevzular değil hem de. Devlet, üniversiteler, işletmeler herkes görev almalı. Örneğin 100 gençten 1’i bile Dünyanın en genç Nobel alan insanı olsa yetmez mi?
Akademisyenlik okyanusun derinlerinde akan bir akarsu olmak gibi. Bazıları ise su altı şelalesi gibi; akıyor, coşuyor, düşüyor, kollara ayrılıyor, besliyor, büyütüyor ve yoluna devam ediyor.