Engin Geçtan, Sorumluluktan Kaçış bölümüne şöyle başlar.. "Sorumluluk denince çoğu insanın aklına, ailesi, çalıştığı kurum ve dostlarına karşı «görevleri» gelir, ama kişinin kendisine karşı görevi olan «iyi yaşama sorumluluğu »ndan pek söz edilmez." (İnsan Olmak)

Rest in peace 🕊️

Eyleme geçmeyen farkındalık aşırı düşünmeye, sıkışmışlık ve karamsarlığa dönüşür. Duygusal bir yük haline gelir.

Özsaygısı yüksek kimseler başkalarına saygı gösteriyor, emeklerine değer veriyor ve hatalarına daha insani yaklaşıyor. Değersizlik hisleri olanlar ise sürekli başkalarını aşağılayarak vasat konumunu bir tık daha yukarıda göstermeye çalışıyor. Sahte çan eğrisi & curve sistemi.

Bilgi korkuyu yener, bilgi edinin..

Mütemadiyen savruluyordum, nihayet kendi kendime köklendim. Kendi bahçemi kurdum, hatta çiçekler açtırdım.

Kavga ediş şeklimiz ya da tartışmada sergilediğimiz tavırlar, bedava kişilik testi gibidir; kimseye kavgadaki hallerini görmeden güvenme, dostum deme. Sosyal medya için de geçerli bu.

“Çocukluk travmasının en belirgin belirtisi sence nedir?”

👏👏

Az önce şöyle bir cümle okudum : "Çocukluk travmasının en önemli belirtisi, zor bir insanın bize iyi davranmasını sağlamaya çalışmaktır." İnanılmaz sarsıcı. Okuduğumdan beri kendime gelemiyorum.

''İyi insanlar kötüyü tanıyamıyor...''

Kişinin aklı, kendisine acı çektiren şeyleri bırakmasıyla da ölçülür.

Başarılı olmak isteyen her gencin bilmesi gerekenler: bir, kimse sizi ve geleceğinizi düşünmüyor, yolunuzu kendiniz açacaksınız. İki, her alanda oranın sahibi gibi davranan tipler vardır, onları umursamayacaksınız. Üç, kendinizi çok sevecek ve ruh sağlığınızı başa koyacaksınız.

Böylesi uyumlu iken, mutsuzluğun geçici olduğu, sorunların çözümü olduğu, mutsuz olanın alana veya desteğe ihtiyacı olduğunu yok sayıp dağılmak !!! Umarım uzun soluklu ve huzurlu bir yuvaları olur🙏

Yalom'a göre ideal ilişki.. "Her iki insanın da yaşamını sürdürmesi için bu ilişkiye muhtaç olmadığı zaman kurulandır.."

bişi dicem sizi hiç ''bunu düzeltelim seni kaybedemem'' diyecek kadar sevdiler mi

Neden her yaz bunca insan Alaçatı'ya / aynı yerlere yığılıyor? Çünkü insanların çoğu hakiki arzusunu bilmiyor. "Ben gerçekten neyi istiyorum?" Bunu bilmiyor. Lacan'ın dediği gibi başkalarının arzularını arzuluyorlar. Önemsedikleri insanların arzularını taklit ediyorlar. Çünkü