Türkiye'deki her şeye Edirne'nin batısında da benzeri olduğuna dair örnek verenlerin bunun için de bir örnek bulmasını bekleyelim. İlla ki bir örnek bulurlar.

Ciddi alıntı gireceğim her seferde adamın ismi dikkatimi dağıtıyor. Yanında birisi "Serdar abi, Sıkbari" diyormuş gibi hissettiren bir isim.

Komşu ülkeye füze salladıktan sonra erkekler.

Oy veren herkes pişman oldu, hala devam ediyor. Partinin adayı hala tutukluyken, bir cümlesiyle tüm planları değiştirebilecekken aynı şeyler devam ediyor.

Muharrem hocayla da mart ayında sarılıp kucaklaşmıştık. Zor zamanlarda doğru kararlar ekstra zor ve ekstra doğrudur. Demokrasi isteyenlerin Ekremsel füzyonla birleşip üreteceği enerjiyi konuşalım.

Ateşkes de başka bir manifest olarak kaldı, bizim manifest taktiğini deniyorlar. Yine dünyaya yön veriyoruz.

Ekrem hürriyetine kavuşursa esas gündemimiz bu mesele olmamaya başlar. O zamana kadar en önemli gündem maddesi Ekrem. 👍

"What da fuck" diyen ABD Başkanı da gördük sonunda. Kafayı çekip kürsüden orta parmak sallayacağı günler de gelir herhalde.

Meselenin geldiği seviye şurası:

Türkiye'de yaşıyor olmasalardı çok makul talepler, zaten medeni dünyada normal şeyler. Burada herkes kendi şartlarının daha iyi olması gerektiğini söylemek yerine, başkalarının daha iyi şartlar istemesine kızıyor. Haftalık çalışma saati rekoru olan memleket.

Her geçen gün bir öncekinden daha kötü bir şey söyleyip daha da sinir bozma konusunda tebrik etmek lazım. Bu da bir başarı. İstikrarı en azından burada görebiliyoruz.

İktidar ortaklarına oy verenler kahir ekseriyette hayır demiş, muhalefet neredeyse tamamen evet demiş. İstatistik ne güzel alet, değil mi?

Eksiksiz şöyle tepki verdiğimiz bir cevap olmuş.

Zaten az olan dengesini tamamen kaybetti. Buradan sonrası absürt siyasi hiciv dizisine döner, keyifle izleriz.

Yüzüklerin Efendisi serisinin devam kitapları da eklendiği zaman bile 32 bin sayfa tutmaz. O seviye üst düzey bir karar demek ki.

Aylardır serbest kalmasını bekliyoruz, içeride okuya okuya Sokrates olmuş.