görünmezken görülmek -en azından teoride- daha çekici duruyor. bastırmadan ziyade bilinçli bir tercih de olabilir gibi. "sadece görmesi gereken görsün" isteği mâkul bir yerde. gerçi.. "saklanmak zevklidir, bulunamamaksa felâket" yine de bir gören gerekiyor.

#WeAreMadleen

evet.. maalesef ankara’da sıcaktan ötürü HİÇBİR ŞEYDEN tat alınamayan o günlere gelmişiz.. bugünün hiç gelmeyeceğini ummuştum ama.. neyse, yine de iyi ertelendi gibi ya yaz.. teşekkürler tüm ekibe

kardeş ilişkisinin patolojikliği üzerine.. insanın insana nşa yapmayacağı her şey bu alanda mübah. sadece itlik olsun diye absürt şeylere inanılmaz bir mesai harcanıyor ve bundan gurur duyuluyor.. ki bu yaş aldıkça azalan bi’şey de değil. garip bir delilik hâli ama.. eğlenceli :p

e-nabız’a doğum saati güncellemesi. hemen.

esintili yaz geceleri.. en esaslı dünya nimetlerinden. hele de yanında her şeyden konuşabileceğin bir dostun varsa. yoksa da.. lana del rey-heroin’le yetineceksin bir süre. o da sarıyo.

m*hafazakar taymın popüler erkeklerinden doğru düzgün, çizgisini bozmuyor dediğimiz üç kişiden beşinin en beklenmedik meselede en akıl dışı tepkileri vermeleri inanılır gibi değil. islamı tekelinize alıp kadınlara dil uzatıp çirkinleşmekten başka işiniz yok mu sizin? edepsizler.

kan alırken besmele çeken hemşirenin verdiği güven.. isterse tersinden soksun iğneyi o "emin ellerdeyim" hissini hiçbir şey söküp atamaz içimden o dakikadan sonra.

sırf sizler için tweet konusu çıksın diye görüşmeye gidicem şimdi :d menşınlardaki absürtlük innnnanılmaz çekici. hobi olarak, keyiflenmek adına mevzubahis insanlarla date eyleyesi geliyo insanın okudukça. onlar da aynı sebeplerle orada gibiler çünk :p

tam şu an canım bol gıda boyalı bol şeker hamurlu bir pasta çekiyor. çilek dolunayı beni tetiklemiş olabilir sanıyorum ki.. pembe bir ay gayet iştah açıcı bir görüntü..

evden okula 15dk’da geldim. (normalde 30dk-1.5 saat arası değişiyor) ne trafik var ne çok sıcak. yer yer şerit ortaladım yer yer sinyal vermedim çünkü kimse yok zaten??? ankara’nın prime time’ı artık benim için 6’dır.. günaydın

doktor sürekli "bitkisel" ilaç severim ayağına 30 kapsülü 1600tl olan takviyeler yazıp duruyo DOKTOR.. yok mu devlet babanın karşıladığı hiçbi’ şey allaşkına bana reçete yaz, elime kod tutuştur reklamlı kağıtta yuvarlak içine alınmış 2klık başka bir takviye GÖRMEK İSTEMİYORUM YA

ağlamak vücuda ne kadar yük bindiren bi’ eylem ya hayır zaten ağlıyoruz belli ki kötü durumdayız azıcık hâlden anlasan ne olur vücut?? zaten perişansın o arada burnunu mu sileceksin, baş ağrısına mı söveceksin, görüş bulanıklığıyla mı ilgileneceksin… tüm fonksiyonlar kilitleniyo

neyse ya.. yani ama… neyse -iç çekme- yine de.. NEYSE.. -herhangi bir anda kafamda döne(meye)nler-