Doçentlerin karne haftası filan mı, önüme doçent oldum diyen tipler düşüyor.

Valiliğin işçi sınıfı korkusu ektedir.

ciddi bir kısmı 1930'larda liseye hoca olamazdı.

musavvat olma şakası yapıldı mı? çok işim var, gündemi geriden izliyorum.

yeterince okunduysa yazıya dair eleştirilerimi de dile getirebilirim :) kesinlikle güçlü ve ikna edici bir metin, kültüre materyalist bakışın temel çerçevesini hatırlatması açısından önemli. fakat bana kalırsa eagleton'ın sanata bakışı her zamanki gibi biraz romantik. +

Eagleton'ın yazısının bir haftada üç kez çevrilmesi de kitap yayıncılığında çeviri oranının müthiş yüksekliği de aynı soruna işaret ediyor, nitelikli entelektüel üretim zafiyeti yaşıyoruz.

biraz uzun bakınca gümüşsuyu'ndan geliyorlar.

şeriatçı hamas'la savaşan seküler israil:

youtube.com/watch?v=S6Hi9h…

tüh, devletimiz her kütüphaneye otuz tane Çile alıyordu oysa, yetmemiş demek.

şu sıra kuru incir

ABD'deki üniversitelerde dalga dalga yayılan Filistin'e destek eylemlerinde Emory Üniversitesi Felsefe Bölümü Başkanı Noelle McAfee de gözaltına alınmış.

Günümü yaptı.

'enerjisi güzel' gibi lafları duyunca otuz saniye içinde ortamdan uzaklaşırım.

aynı zamanda engelli düşmanı elbette.

Bu akşam yapacağımız 'Bellek Okumaları'nın ilk söyleşisine ekteki linkten ulaşabilirsiniz. 19:30'da görüşmek üzere: shorturl.at/csuY2

eğer bana özel bir durum yoksa turuz türkiye ip'lerini banlamış.

1 mayıs olmaz ama 23 nisan olur :D

böyle ilk çevirilerin müthiş bir terminolojik belirleyiciliği var.

CHP'de koltuğu kapan soluğu Koçların yanında alıyor.

çay içerken boğulmayı başarıyordum az daha.