Ülkemizin makine gücü arttı ancak içsel gücü giderek zayıflıyor. İrade ve kararlılık, kesinlik ve netlik olmadan makina bir hiçtir. Tarlasını işleyen çiftçinin içsel gücü ile makinaların dışsal gücü birleştirilmeli, köylüler mühendislerin efendisi olmalı :)

Kemalist kültür devrimleri geleneğin tasfiyesinden daha fazlasıdır. Bir ruh cinayetidir.

Muhafazakar camiadaki Boğaziçi fetişizmi seküler tayfada yok. Dindar orta sınıfların kahramanları ve prensleri boğaziçililerden oluşuyor.

Hayatta şans eseri başarı kadar aldatıcı bir şey yok. Her hakiki başarı özden gelmelidir. Zaferlerimiz ve başarılarımız şansın değil kaderin damgasını taşımalıdır.

Eskiden liberaller komünistler milliyetçiler dindarlar yeni bir devlet biçimi yaratmak için iktidar mücadelesi yürütüyorlardı. Her alanda yeni biçimler yaratmak geçen yüzyılın en büyük tutkusuydu. Şimdilerde ise herkesler çürümüş eski biçimlerin grotesk eğretiliğine talip.

Türkiye'de insanların bir arada yaşamaları birbirlerini doğru anlamalarına değil yanlış anlamalarına bağlıdır.

Teoride ahlaksız ilan ettiğin kuruma ve düzene pratikte katılmak ölümcül bir dilemmadır.

Muhalefetin yeni devlet biçiminden koparabileceği birkaç küçük taviz dışında yapabileceği hiçbir şey yoktur.

Üniversite tarihimizde mafyatik ağlardan daha etkili ve yetkili olan güçler masonik ağlardı. Günün birinde masonik ağları da içine alarak üniversite tarihimiz yazılırsa hakiki bir tarih okumuş oluruz.

Modernite birinin başka birine ne yapması gerektiğini söyleyemediği bir düzenin adıdır.

Aile gibi bizi koruması gereken kurumları korumak durumunda olduğumuz bir çağdayız.

İslamcılar devrimde devrim yaptılar.Devrime bir şey öğrettiler.Türkiye'nin sosyalistleri ise devrime herhangi bir şey öğretemediler.Yüzyıl önce vilayetimiz olan yerler bile size devrimcilik öğrettiler.Devrim sizden hiçbir şey öğrenmedi. Sizler devrimci değil ucuz epigonlarsınız.

Devlet ile millet arasındaki uyumsuzluk sona erdi. Şimdi ise devlet ile toplum arasında uyumsuzluk başgösterdi.

Devlet fethedilmeden fethedilemez.

Doğadaki en felsefi olay kesinlikle rüzgâr. Felsefeci filan olsam oturur rüzgâr felsefesi üzerine filan çalışırdım herhalde.

Seküler grupların STK'larının hepsini toplasan bir tane dindar STK'nın çapı, hacmi, gücü, ufku etmez.

Of not being Hamlet.

Devlet Bahçeli anayasa mahkemesini kapatalım dedi fiilen kapattı da ama bu kez kendisi anayasa mahkemesine dönüştü. Bahçeli yeni sistemde eski sistemdeki anayasa mahkemesinin rolünü üstleniyor. Herkes son mercii olarak ona başvuruyor.

Şiir tüm benliğini kaybetmiş topluluğumuzun en derin tefekkürüdür.

Bazı kitapları bazı yayınevleri neden basar anlamam. Sanırım ileride birileri Vakıfbank yayınlarına baktığında yayınevinin tarihini iki ayrı döneme ayırıp yazmak durumunda kalacak.