Bazı insanlarla hiç tanışmamış da olsam uzakta bir yerlerde var olduklarını bilmem huzur veriyor. Nihat Genç de benim için o insanlardan biriydi. Var olması, yazması çizmesi, konuşması mücadele eden birileri var dedirtiyordu. Şimdi geriye derin bir hüzün kaldı. Rahmet olsun
1978’den beri on binlerce insanımızı katleden örgütün kişisi yeşerttiği kin ve nefret tohumlarından, yaşattığı acılardan ve döktüğü kanlardan dolayı zerre pişmanlık göstermediği gibi kendince başarı öyküsü çıkarmaya çalışıyor. İhanet unutulursa tekrar eder.
#Türkunutmaz
Yaralı komutanını istasyondaki doktorlara yetiştirmek için atını dolu dizgin süren Ankaralı Zeynel Çavuş ağlayarak ona yalvarır: “Gözünü seveyim dayan komutanım”.
Yarbay Mehmet Nazım’ın bilinen son sözü dudaklarından burada dökülür:
“Asıl siz dayanın çocuğum.”
Gerekirse Ankara’ya, hatta daha geriye çekilir yine dövüşürüm ama muhabereyi kaybetmem. Biz kimseye Yunanları Haymana’da durduracağız diye söz vermedik. Ankara da olabilir, Kırıkkale de, Sivas da. Ama durduracağız. Çünkü yenilmeye hakkımız yok. Savunduğumuz Türk’ün son ocağıdır.
104 yıl önce bu saatlerde ve bu dakikalarda Sakarya'da bizler için savaşan insanları keşke herkes anlayabilseydi..Bugün çoğu kişinin umursamadan bakındığı o Anadolu bozkırı, bizler için hayatını feda eden insanların hikâyeleriyle dolu.