ben istiyorum ki beni görenin yüzüne bir gülümseme, gönlüne bir ferahlık gelsin. susmak isterse çekinmesin, sormak isterse değiştirmesin. ben istiyorum ki şimdi, beni bilen iyiyi bilsin, güzele meyletsin.
Geçen sene keşke tercüme edilse diye iç geçirmiştim, bu hafta iletişim yayınlarından çıkıyormuş. Kullanılan arşiv kaynakları ve ulusal liderlik anlatısı itibariyle yeni bir bakış açısı sunacağını düşünüyorum.
Fethedilen birçok beldeyi gezdim. Kanaatim şudur: Osmanlı Medeniyetinin temel iki sütunu var; cami ve hamam. Nereyi fethettilerse -ilk olarak- oraya muhakkak bir cami ve bir de hamam kondurmuşlar. Ruh ve beden temizliğini birbirine kaim görmüşler.
Korkarken aşık olamayız. Güvensizken, risk alamazken, kontrolcüyken aşık olamayız. Aşık olmak için kırılgan olmaya, güvenmeye, risk almaya, kontrolü bırakmaya ihtiyacımız vardır; her zaman hem de.
kendinizi sizi tasisin diye denize biraktiginiz gibi akisa birakirsaniz nasil gideceginizi hayal bile edemeyeceginiz yerlerde olacaksiniz, nasil cozeceginizi bilmediginiz her seyi arkanizda birakacaksiniz, hayatin akisina guvenmek ve hayatla birlikte akmak o kadar onemli ki
Göğüs'de hep önce muayene sonra sonuç olduğu için her randevumu son sıraya gelecek şekilde alıyorum. Acelem var biliyorum ona göre de randevu alıyorum. Son muayene ben oluyorum dönünce de sonuç sırası neredeyse bana gelmiş oluyor. Denenebilir
İstedim ama yapamadım, olmadı. Denedim de. Hayal de kurdum. O yola çıktım ve şimdi o yolun yarısında durdum. Yol da bitmedi ben de. Ama ben durdum. Ne hissetmem gerektiğini de bilmiyorum. Şimdi nereye döneceğim onu da
Rüyamda siz deneme rağmen sen diyen birine "ben siz derken sen bana sen diye hitap edemezsin" diye bağırıyordum. Reel hayatta bir saygısızlığa göz yumdum glb rüyamda delirmiştim
Ezgi ve marşlar dinleyen, kafasında Medine'ye varamadım çalan ile İspanyolca İngilizce şarkılar dinleyen, 90'lar Türkçe dinleyen de benim. Biri birini dışlamalı mı? Beni ben yapan unsurlar olmaz mı?