Kendinizi ikinci plana, sonraya atmayın. En iyi yatırım kendinize yaptığınızdır. Görünümünüze, eğitiminize, sağlığınıza, hobilerinize ve hedeflerinize yatırım yapın. Karşılığını alacaksınız…

Kimseye, hayatınızın en güzel yıllarını stresle geçirmenizi saglayacak izni vermeyin.

Her ilişkinin sonu ayrılıkla bitebilir, ancak birinin kalbinde iyileşemeyecek bir yara bırakmak çok acı ve zalimcedir. Bu konuda Bir danışanımın şu sözünü unutamıyorum. "Gönül kırarak gidenin, gönlü huzur bulmasın." Büyük bir kırgınlıkla edilmiş derin bir beddua..

Ayrılmak sorun değil. Yeniden başlamak sorun değil. Uzaklaşmak sorun değil. Yalnız kalmak sorun değil. Asıl sorun, değerinin bilinmediği bir yerde ısrarla kalmaya devam etmektir.

Sizi isteyen birine aşık olun. Size yardım eden, sizi destekleyen, özleyen, sizinle yaşlanmak isteyen… “ Sadece bir beden yada yüze aşık olmayın.”

Gerçekten mutlu olacağınız ilişkilerin ısrarcısı olun, size zarar verenlerin degil. Gerektigi yerde vazgeçmeyi ve gitmeyi bilmek, mutsuz bir ilişkiyi sürdürmeye çabalamaktan daha büyük bir başarıdır.

Canım Annem Allah seni öyle güzel yollarda yürütsün ki kimseye ihtiyacın olmasın. #Diyarbakır #Psikoloji #AnneSevgisi #psikolog

Çocukların soyut düşünme yetenegi 12 yaşında gelişmeye başlar. 12 yaşından önce çocukların kurban kesimini izlemeleri, kurban fotoğraflarına ve videolarına bakmalar uygun degildir. Kurban bayramının geleneksel ve sosyal boyutunun anlatılması yeterli olacaktır. İyi Bayramlar 🙏

Kimseyi sizin için bir şey yapmaya zorlamayın. Birlikte fotograf paylaşmak, çiçek talep etmek, konuşmak, ilgi, zaman... Sizi gerçekten isteyen kişi, bunları içinden geldigi için yapacaktır.

Çocuğunuzun saygıya değer bir yetişkin olmasını istiyorsanız; 4 yaş öncesinde 3 davranışı öğretmeniz gerekir: - Beklemeyi. - İzin almayı. - Özür dilemeyi.

Anlaşılmak için kendinizi yıpratmayın. Anlaşılmak biraz da karşınızdakinin sizi ne kadar anlamak istediğiyle alakalı.

Bazı duyguları çok fazla yaşayınca o duygunun yorgunu haline gelirsiniz; empati yorgunluğu, merhamet yorgunluğu, beklenti yorgunluğu gibi…

Geç kalınmış şefkatin anlamı olmaz Geç kalınmış özrün anlamı olmaz Geç kalınmış sevginin anlamı olmaz Bazı şeyler zamanında yapıldığında değerli ve anlamlıdır.

İnsanlar kendilerine değer vermeyi bilmezler.. O yüzden kendilerini değersizleştiren ilişkiler ve olaylar yaşarlar ki... Kendi öz değerlerini anlayabilsinler... Anlayamadıkların da ise hep karşı tarafı suçlarlar.

Kişinin kendini başkalarına sevdirmeye çalışması yerine, kendini sevmeye çalışması daha anlamlıdır.

‘Bende hiç sorun yok’ düşüncesi, sorunun kaynağıdır çoğunlukla.

Beden kayıt tutar, beden unutmaz ; Ne kırgınlığı, ne haksızlıgı, ne de sustukça büyüyen fırtınaları... Ve vücut kaydettigi travmaların, gün gelir faturasını size keser ; stresin, üzüntünün, endişenin... Bu yüzden ; kendinize iyi bakın.

Kimseyi kendinizden feda ederek hayatınızda tutmaya çalışmayın. Sizinle olmak isteyen, sizin varlığınıza saygı gösterdiği, sevgi ve değer verdiği için yanınızda olsun; sizin onun için feda edebilecekleriniz, vazgeçebilecekleriniz veya yarıda bırakacaklarınız için değil.

Bukowski'nin dediği gibi: "Hayatta kimseyi değiştiremezsin ve kimse için değişmemelisin. Ne sen başkası için mecburi istikametsin ; ne de başkası senin için. Yorma kendini ; bırak hayatına eşlik etmek isteyenler seninle gelsin."

Az"ın ne kadar "çok" oldugunu "yok" bilir..