Vermeden almaya çalışma.

Aynı konuyu ayık kafayla defalarca kez bir insan nasıl anlatır?

Ölüm ve tutuklanma korkusunun bir insanda ortaya çıkardığı davranış değişikliğini görseniz inanamazsınız.

Bir çok kişi sadece şikayet etmeye programlı zaten çözüm üreten rütbe atlıyor arka taraf o kadar zayıf yani.

Yelkenliye çıkarken paçası takılan Sat komandosumu olur?

Bu ara 3.30-4.00 gibi kalkmaya başladım neden acaba? Anla diyor artık anla.

Statü ve parayla kafayı tırlatmış bir toplum.

Bir çok ufak çocuk sabah gözünü açtığı gibi günaydın demeden bir şeyler istiyor;bütün gün sadece istek başka hiç bir şey yok.

Bir insanın entelektüel ve ahlaki değeri ne kadar yüksekse, gürültüye karşı hassasiyeti de o kadar fazladır. Gürültü, aklımızı zayıflatır ve düşünce yetimizi köreltir..

Bizim millette bir garip palamut 200 lirayken değil 500 lirayken yiyiyor.

Kahkaha atmayı unutmuş şekilde yaşıyoruz.

Bu dönemdeki uyaranlara dayanmak kolay değil.

Gerçek bir Allah dostuna yapacağınız bir ziyarette korkutulmayacağınızı sakın unutmayın;gerisi hep fasa fiso.

Kendini Allah yerine koymaya ne meraklı insanlar var oysaki “Disosyatif bozukluktan”muzdarip.

Mutlu olmak için çok uğraşan kimse, mutluluğa giden yolunu engeller. Vıktor Frankl

Umursamazlığın geldiği nokta beni korkutmakta.

İstanbul’da yaşıyorsan bazı şeylerden şikayet etmeyeceksin.

İşin özü kötülük hakim oldu iyiliği bastırdı.

Bana ne demeyi beceremedik.

Bazılarınızın vasfı ne ki burda dini reçete yazıyor?