Tamam o zaman tam uygun alternatif bir aday.

Türkiyede AKP döneminde çıkarılan hiç bir kanun gerçek manada bir kanun olmadığı gibi, bu dönemde verilen bütün kararlar da isabetli değildir. Eli yıl da geçse, Balyoz, Ergenekon, 17/25 Aralık ve 15 Temmuz dosyaları gibi yeniden görülecek dosyalar oluştu. Onun için hiç kimseyi

Neden ortalık karışıyor, adam doğruyu söylüyor. Osman Aydoğan komutanın yazdıklarını lütfen okuyunuz.

Komutanım artık mevcut siyaset ve idarede hiç bir değer ve ölçü kalmadı. Hedef istediğini almak . Daha doğrusu Türkiye de herşeyin artık sadece bir fiyatı var değeri yok.

"Bir gün mizan kurulur, bütün defterler dürülür hesabı bizden sorulur. Yanlışlardan kaçınalım, o günler gelmeden bugünün kıymetini bilelim. Bir gün bize de sıranın geleceğini unutmayalım". Buna imanımız var. Fakat biz mağdurlar, o günü beklemeden bu dünyada da hukuk önünde

Tam 14 yıl önce, bir anayasa değişikliği için, ben bütün Türkiye'yi gezip hayır için çalışırken, malumunuz üzre bir kısım insanlar, hükumetle beraber, evet için çırpınıyor ve beni de, sen nifak çıkarıyorsun diye tehdit ediyorlardı. Hükumet ve destekçilerinin en önemli sloganı

Maalesef bazıları bir dönem mağdur olur, bazıları da her dönem. Ben işte o sizin adaletli dönem de dahil, her dönemin mağdurlarındanım...

Şule Aydın yine ince doğramış, inci delmiş! Tebrikler.,.

Dua ediniz nazar değmesin! Başınıza da iş açmayın! Sizler memlekete lazımsınız. Kahtı rical dönemi.

Başkan ve İhsan bey çok çalışıyor. Allah muvaffak eylesin. Türkiye’nin kurtuluşu için son çare…

Allah muvaffak eylesin ve yolunuz bahtınız açık olsun…

İktidar hatalarını örtmek için her türlü karartmayı yapıyor. Özellikle bazı davalarda insanların izlemesine dahi tahammül edemiyorlar. Halbuki eskiden yargılamlarda esas olan alenilik daha teferruatlı uygulanırdı. Bir şeyde gizleme varsa orada mutlaka hukuka aykırı bir durum

Muhalif kesim kendilerine yakın olanların “ahmak” lıklarını konuştuğu kadar memleketteki zulümleri dile getirme cesareti gösterse her şey daha güzel olacak. Fakat bir türlü nasip olmuyor.

Türkiye’de olan her bir münferit olay, toplumun genel yapısına da bir örnektir. Mesela Narin kızın köyü nasıl bir çirkinliğin üzerine örtü çektiyse, milletin ekseriyeti de aynı şekilde AKP iktidarının hukuksuzluklarını duymamazlıktan geliyor.

Her kes çok kısa bir süre içinde Merkez Partide toplanmaya ve kurtuluş reçetelerini konuşmaya başlayacak. Çünkü bu parti Türkiye’nin mevcut sıkıntılarını çözmek için bir mecburi istikamettir. Pelin hanım ve ekibi de bu konuda çok iyi çalışmalar yapıyorlar.

“Yeniden yapılanma” adıyla gencecik masumlara operasyon çekiliyor. Bu çocukların anne ve babaları gerçekten suçlu olsa dahi, kendileri hiç bir hukuksuzluğa karışmamış ise, hangi gerekçeyle işlem yapıyorsunuz. Suçta ve cezada şahsilik, ceza hukukunun en temel ilkelerinden

Hakkı teslim etmek ve hukuku savunmak bir meziyet değildir. Hukukçu bir insan eğer haksızlık karşısında susarsa kendini inkar eder ve ahlaken sükut eder. Beşer hukukunda düşünce ve ifade hürriyeti vardır. İslam hukukunda ise, düşünce mecburiyeti ve ifade mecburiyeti vardır. Yani

Hala hayal dünyasında yaşıyor… Bir türlü saray havasından vazgeçemiyor.

En az güvenilir kurum haline getirenler kimdi acaba?

Örnek ve önder olan insanlar, bakanlar, genel başkanlar, mafya liderleri ve organize suç örgütü elemanları ile fotoğraflar verirse, suçluyu yakalayan mahkum, suçlular serbest bırakılırsa, kısaca hukuk rafa kaldırılırsa ne olur, sorusunun cevabı, bu günkü AKP ve ortaklarının