Türkiye Süper liginin kadife yumuşaklığı konforunda top oynamak kolay. Zaman ve oynanacak alan bırakmayan agresif rakipler ipliğini pazara cikaryor Türk futbolunun;))

Beşiktaş, savunması ve hücumuyla kelimenin tam anlamıyla örgülü bir takım kimliği taşımıyor. Takım oyunu, parça parça oynuyor ve yeni bir pozisyon için kolayca organize olamıyor. Beşiktaş hafif kaldı serbestiyet.com/gunun-yazilari… serbestiyet aracılığıyla

5-0 kazanılan Galatasaray maçında, ciddi kuşkular edinmiş ama bunu o maçın tutan taktiği olarak dileme dolamamıştım. Hiçbir takım Galatasaray gibi geniş alanlar ikram etmez ve o alanlarda top koşturmaya.. Beşiktaş hafif kaldı serbestiyet.com/gunun-yazilari… serbestiyet aracılığıyla

Farioli hücum hattı hariç, şampiyonlar ligi seviyesinde bir takım yaratmış. Beşiktaş karşısında skor yapmalarına rağmen hücum hattı hem pozisyon hataları yaptı hem de çok savruk oynamaya devam etti. Beşiktaş hafif kaldı serbestiyet.com/gunun-yazilari… serbestiyet aracılığıyla

"Anlaşılan Bronckhorst oyunu ve taktiği Türkiye süper ligi iklimine göre tasarlamış. Ama Avrupa kupalarında Türkiye süper liginin konforu yok. Hiç kimse, hiç kimseye ne alan bırakıyor ne zaman." ali fikri ışık serbestiyet.com/gunun-yazilari…

Farioli’nin Ajax’ı, çoklu oyuncu grubuyla birinci bölgeden ikinci bölgeye kolayca taşırken; Bronckhorst’un Beşiktaş'ı, bu alanı savunmanın daha garantili yerleşimi imkanı olarak kullanmaya çalışıyordu. ali fikri ışık, Ajax - Beşiktaş maçını yazdı... serbestiyet.com/gunun-yazilari…

Iğdırspor Erzurumspor maçını izliyorum. Efendi oyun değil, top. Herkes topun hareketlenmesine göre hareket ediyor. Tipik sokak futbolu. Ne alan ne zaman ne kurgu ne taktik ne de oyunu oyun yapan hiçbir şey göze çarpmıyor. Kabus gibi, her şey kontrol dışı.

Gözlerime inanamıyorum, bu kadar kötü futbola kim bu paraları ödüyor. Yahu birbirini izleyen ve tamamlayan üç pas yok, üç akılcı hareket yok. Vur topa herkes koşsun.

Hakem sarı kart makinası gibi. Böyle futbol oynanmaz. Bu oyun agresif bir oyun, sert bir oyun, kastı olmadığı müddetçe her tür doğal vücudun ve pozisyonun uzantısı ve devamı olan sertlik faul bile sayılmamali.

Rakip on kişi kalmış: Erzurumspor ortada hiçbir rakip baskısı yokken birinci bölgede tam 22 anlamsız pas yapıyor ve bu anlamsız paslara anlam kazandıran en az bir o kadar anlamsız bir şut, 35 metreden kaleye gönderiliyor. İnanılmaz. Ne 1.lig ama.:))

Futbolcu olduğuna karar verilen bireyler, esnek, yumuşak ve dinamik değil. Cidden bir tuhaflık var. Ne estetik bir şey göze çarpıyor ne de akılcı bir şey ... Birileri bu adamlara "çok özel oyuncu" diyor. .. poşet, poşet

Atılan pasın şiddeti ne olursa olsun, o topun gazını, ayak içini geriye doğru esneterek, önüne düşecek şekilde kontrol etmek ve yine ayak içiyle net bir vuruşla,pozisyon içindeki oyuncunun doğal tarafina atmak çok mu zor? Doğal taraftan kastım oyuncu solak ise o yöne veya tersi

Başakşehir topun kölesi değil, efendisi gibi oynuyor. Bir teknik adamın iş başında olduğu çok belli.