Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan: Doğruya doğru yanlışa yanlış diyoruz.. Onlar yanlışa da yanlış demeyin deyince anlaşamadık.

Bi 23 Nisan daha kaldıramış…
Ölmüş İsmailağa’nın ağası…

One munite de mi yok?

Saçını boyattı, kaşlarını aldırdı, ses teli ve göz kapağı ameliyat oldu, özenip bezenip Erdoğan'a gidiyor!

Biz onu indirmek istiyoruz, bu ise onun siyasi ömrünü uzatmak istiyor!

Bahçeli çok mutludur. Anayasa hikaye! Talimat alacak! Erdoğan-Baykal görüşmesi gibi! Halk ne

Şöyle bir şeye inanan, iman edene ne anlatabilirsin, onunla hangi asgari müşterekte bir araya gelebilirsin.

Ooo…
Siz aydınsınız…
İmkansız dediğiniz şeyi daha siz anlayacaksınız da…
Halka anlatacaksınız da…
Çoğunluk ikna olacak da…
Hükümet değişecek…
Ölme eşeğim ölme…

İslam’ı nasıl doğru anlatacaklar çok merak ettim.

“İslam iyi de etrafındakiler kötü… Siz bize bakmayın!” mı diyecekler?

Dr. Episto At .arrrağına kelebek konmuş gibi duruyor...

Diyanetin papaza ihtiyacı yoktur. Gereğini zaten yapmaktadır.

Çok hırsız var.
Normal insan yok.
Ki hırsızlar birbirini soymaya başladı.

Hangi aşağılık hırsız girdiği evin zeytinini bile çalar ki!!!

Bunlar çaldı işte…

Zeytinimize varana kadar.
🤬🤬🤬

Yeri geldi yine yazalım:

Ben Dr.Episto.
Hükümetin, onun tetikçi uzantıları olan emniyet\yargı organlarının ve sarayın kapısına bağladıkları medyanın ağzına bakıp da terörist demem hiç kimseye.

Buna onların terörist dediği herkes dahil.

Belediye bütçelerine çökecek. Tasarruf falan diye kılıf hazırlıyor.

Hint filmlerinde bu tarz gözlük, mont, dekor falan çok var.

Belli bi zeka düzeyini etkileyen kılık bu.

AKP ve Diyanet, gençlerimizi tiksindirerek geleceğimizi aydınlatıyor. Müteşekkiriz.

AKP AKP’lileri uyardı:
Zenginliğinizi göstermeyin, çaldığınız anlaşılıyor…

İkiyüzlülüğün fotoğrafı çekilmiş: Dün devletin uçağıyla çoluk çombalak Mardin’e gezmeye giden Numan Kurtulmuş otobüsün en ön koltuğunda…

Şeref borcu???
Sizin bu türde bi borcunuz olduğunu sanmıyorum.

Reis haklı: Bi bedeli olmalı Anayasa çiğnemenin.
İktidar ne kadar uzun, ne kadar baskıcı sürerse sürsün; bedeli sorulmalı günü gelince.

Çocuklarla bir araya gelmiş.
“Geleceğinizi çaldık” dedi mi acaba?