Çok kötü değil belki ama bazı şeylerin çabuk olmasını istiyorsun.

Öfkelendiğimde birden tepki vermiyorum. Sağlıklı karar vermek için biraz beklemek en iyisi.

Kanunları hiçe sayıp kendi menfaatini ön planda tutan insanlara gıcık oluyorum.

Güvenmeyi başarabilseydik eğer şüpheyi gömer, mutluluğu yaşatırdık.

Hayatına giren insanların bir anlamı olmalı yoksa durduk yerde onu neden düşünesin.

Dilimizin ucuna gelip kelimelere dökemediklerimizi ifade etmenin bir yolu olmalı.

Mevsimsel döngünün yarattığı gerginliği bütün ağırlığıyla hissediyoruz.

Ayakta durmayı başardığın müddetçe doğru kararlar yerine yanlış kararlar almamın önemi kalmıyor.

Bir rota tutturup yeni yerler keşfetmeye ihtiyacım var. Artık ağırlıkları atma zamanı.

Alıştığın hayata sımsıkı tutunarak mutluluğu hak etmiyorsun.

Geçti dediğimiz toplanıp üzerimize gelse düşüncemizde değişme olmaz.

Kendi kendine iyileşmenin zorluğunu yaşayan insanı kaybetmekle korkutamazsın.

Kendi yaramızı yine kendimiz iyileştireceğiz görünüyor.

De ki: İçinizdekini gizleseniz de, açığa vursanız da Allah onu bilir..
(Âl-i İmrân, 3/29)
Hayırlı Cumalar

Kadere nasibe inanan insanlar yarın olacaklardan bugün endişe duymazlar.

Bunca gürültünün arasında sevdiğin kişinin sesini yıllar geçsede en net haliyle işitiyorsun.

Ayağına diken batmadan gül toplayamazsın.

Bağırarak anlaşılmak yerine yanında olduğunu onunla olduğunu hissettirmek gerek.

Mutluluk herkesin hakkı, sevildiğin kadar sevsen yeter.

İlkeli olup karakter gösterenler çifte standartlı karektersizleri anlamaya çalışmazlar.