Öğrenci eylemleri çok kıymetlidir. Çünkü öğrencilerin hem apaçık zihinleri vardır hem değişime inançları vardır hem de -bizlerin aksine- henüz hayatın çamuruna bulanmamışlardır.
Yani açık zihinli, devrimci ve vicdanlı insanların temsilidir üniversite öğrencileri.

Bu eylemler…

Gideceğin güzergahı önceden sisteme girdiğin için daha araca binmeden ne ödeyeceğini bildiğin, puanlama sistemi olduğu için şoförün nazik davrandığı, aynı sebeple trafik kurallarına uyduğu, tertemiz ve konforlu araçlarla seyahat ettiğin UBER veya benzeri hizmetlerden işte bu…

Ufuk Tekin’in “Bıçak, Muska, Ağaç” isimli üç bölümlük öyküsü ve Azime Güç’ün “Zombi Evreninden Suç Öyküleri” dizisi de bu sayımız itibarıyla başlıyor.

Av. M. Ufuk Tekin

Bıçak, Muska, Ağaç isimli öyküm Suçüstü dergisinde tefrika olarak üç bölüm halinde yayınlanacak. Benim için çok güzel bir nostalji. Tefrikanın ilk bölümü yayında.
Bu harika dijital dergiyi okumak için: sucustu.net

Arveles’i icat eden kişi, ben senden razıyım, Allah da razı olsun.

Amerika iyiden iyiye bir cinnet haline girdi.
İfade özgürlüğünü baskı altına alıyorlar ve bunu da Antisemitizm adı altında yapıyorlar. Böyle yaparak, kavramın da içini boşaltıyor onu anlamsızlaştırıyorlar. Bu baskıların bir süre sonra gerçekten antisemitizme yol açacağını…

Görmediğim için bu paylaşımdaki etkinliklerden bihaberim. İBB kurumu olan İSKİ, Metro İstanbul erişebilir paylaşım yapıyor ama siz yapmıyorsunuz. Gerekenin yapılmasını talep ederim 16 milyonun bir ferdi olarak desteğiniz ricasıyla Mahir Polat Oktay Özel

Çok yazık. Çok üzücü.

Her baskıcı rejim en çok muhalif fikirlerden ve o muhalif fikirlerin en etkili ifadesi olan sanattan korkar.

Çünkü -Zweig’ın meşhur sözünden esinlenerek söyleyelim- sanat belki zorbayı devirmez ama o zorbaya inananların fikrini değiştirebilir.

Bomboş bir yazı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında tek adamlık rejimi övgüsünden ibaret.

Her bir cümlesine reddiye yazılabilir ama vakit kaybı…

Sadece şu cümledeki saçmalık yeter: “özellikle günümüzde milli devletler için elzem olan güçlü yürütme ihtiyacını…

Aynı fikirdeyim. İktidarın, asıl suç kendisinde değilmiş gibi çamuru başkalarına atmasına asla payanda olmam.

Ayrıca bu konuda boykot yapılmasına pek anlam veremediğimi de itiraf edeyim.

Gittiğim bir mekanda ödediğim fiyatın aldığım hizmet veya mala değmediğine kanaat ettiysem…

BAŞLIK İLE İÇERİKTEKİ MUHATAP FARKI
Ve Bunun Doğurduğu Yerleşik Hatalar

Geçenlerde müvekkile gelen bir ihtarnameyi okuduğumdan beri aklımda olan bir konuyu paylaşmak istiyorum.

Önce şunu ortaya koyalım: Dilekçenin
içeriğinde/metninde mahkemeye/hakime hitap edilir, ihtarnamede…

Tebrikler. Hiç şaşırmadım.
Sahi Billur Örüntüler’i okumayan kaldı mı?

#BillurÖrüntüler

Hukukçu olmaktan utandığım bir gün daha…

Hukuk her gün iğdiş ediliyor, yetkiler her gün suistimal ediliyor, meslekler her gün yozlaştırılıyor. Midem bulanıyor. Kaldıramıyorum artık.

Sonra Gramsci’yi hatırlıyorum. Faşist Mussolini’nin savcısı “Bu beynin işlemesini 20 yıl…

Fulya Mahallesi Komşu Dayanışma Ağı olarak, 44 yıl önce mahallemizin Ünsal sokağında faşist katillerce katledilen Yazar Ümit Kaftancıoğlu'nun adının katledildiği sokağa verilmesini Ekrem İmamoğlu ve Resul Emrah Şahan 'den acilen bekliyoruz.
#ümitkaftancioglu